Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret davasında savunma yaptı

ESKİ CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Mersin'in Erdemli ilçesinde 9 Mart 2014'teki mitingde dönemin Başbakanı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret ettiği suçlamasıyla açılan davada Ankara'da talimatla ifade verdi.

Kılıçdaroğlu hakkında, Erdemli mitinginde dönemin Başbakanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik sözleri nedeniyle "Kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret" suçundan dava açıldı. 2023 genel seçimlerinden sonra dokunulmazlığının kalkmasıyla birlikte yargılama süreci başlayan dava kapsamında Kılıçdaroğlu'nun, Ankara'da talimatla ifadesi alındı. Ankara 57'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde düzenlenen talimat duruşmasına Kılıçdaroğlu'nun yanı sıra sadece avukatları ve ailesi alındı. Kılıçdaroğlu'na destek olmak için gelen kalabalık ise adliye koridorlarında izdiham oluşturdu. Kalabalık arasında CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve birçok siyasi de yer aldı.

'PİŞMAN DEĞİLİM'

Kılıçdaroğlu 8 sayfalık savunmasında, "Ben buraya işlediğim bir suçtan ötürü kendimi savunmak için değil, işlenen suçları kayıtlara geçirmek, hesabını sormak ve tarihe not düşmek için geldim" dedi.

Söylediği sözler nedeniyle pişmanlığı olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, "Ne mutlu ki bana, mahkeme karşısına, rüşvet suçundan çıkmadım. Ne mutlu ki bana, yetim hakkı yiyen zimmet suçlusu bir hırsız olarak karşınıza çıkmadım. Ve yine ne mutlu ki bana karşınıza vatana ihanetten de çıkmadım" ifadelerini kullandı.

'ONLARA İNANDIĞIM İÇİN HATA ETTİM'

Kılıçdaroğlu, devletteki görevleri boyunca büyük bütçeler yönettiğini belirterek, "10 binlerce memura amirlik yaptım. Ne beytülmalın bir kuruşuna el uzattım, ne de bir kişiye müsaade ettim. Çeteler, baronlar ve mafyalar hep karşımda olmuştur. 75 yaşındayım. Hayatım boyunca alnımın teriyle kazandım, çocuklarımı helal lokma ile büyüttüm, maaşımdan biriktirdiklerimle satın aldığım ve halihazırda içinde yaşadığım evimin dışında, kooperatife girerek edindiğim Ankara'nın Büğdüz köyündeki evimden başka bir mal varlığım yoktur. Çok büyük bütçeler yönettim. Her zaman ve her adımımda fakir-fukaranın parasını ve çıkarını gözettim. Milletimi ve devletimi her zaman sevdim, onlara sadakatten hiç ayrılmadım. Bütün yaşamım boyunca parayla hiç işim olmadı, dönüp yüzüne bile bakmadım. Terör örgütü PKK tarafından kurşunlandım, kucağımda şehit verdim. Defalarca suikastlara, linçlere ve saldırılara uğradım. Canımla sınandım, geri adım atmadım. Ailemle ve çocuklarımla tehdit edildim, oralı bile olmadım. Para ve zengin bir hayat vadettiler, satılmadım-satın alınamadım. Hiçbir zaman teslim alınmadım. Hatalarım, pişmanlıklarım ve üzüntülerim yok mu? Tabii ki var. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, vasiyet olarak "Kılıçdaroğlu'nu aileme emanet ediyorum" diyen milliyetçi ve vatansever diye bildiklerimiz işbirlikçi çıktı, onlara inandığım için hata ettim. Evet hatalıyım. Bu kadar kötü olabileceklerini tahmin edemedim" ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, savunmasının ardından adliyeden CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Mansur Yavaş ve ailesiyle çıktı. Kılıçdaroğlu, açıklama yapmadan ayrıldı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Siyaset Haberleri