Ehliyet, Liyakat ve Sadakat seçimi!

Şevki YILMAZ

Bismillahirrahmanirrahim
Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz Allah’ımıza hamd, Önderimiz, Sevgili Resulümüz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Resul Efendilerimize, izinden gidenlere, Ehlî Beyti’ne, Ashabına, canımız Ana ve Babamıza, Allah (c.c)’ın ilke ve inkılabı İslam’a tabi olan Mü’min kardeşlerimize, Din ve Vatan muhafızı Şehit ve Gazilerimize salat ve selam olsun!

Müslümanların her işte ve her şey de ölçüsü nefisleri değil; aklın ve imanının ışığında yürüyeceği İslami İlkelerdir!
Kur’anın aydınlığı ve Sünnetin meşalesidir!
Ve ihtiyaç halinde bu ilkeleri yaşayarak öğreten ihlas sahibi İlim ehline danışmaktır!

Hayatımız, doğumdan ölüme kadar seçimle geçiyor!
İsim seçimi, ev seçimi, eş seçimi, iş seçimi, iman seçimi, pazar ve marketlerde yiyecek ve giyecek seçimi ile devam eden hayatımız kefen ve kabir yeri seçimiyle sona eriyor!

Bu seçimlerin çoğunda akıllı araştırmaları sayesinde çoğunlukla başarılı olan kardeşlerimizden bir kısmı ülkemizi yönetecek siyasetçilerin seçiminde maalesef nefislerine uyarak, bazıları da başımızdan aşağı boca edilen yalan, iftira, algı ve sosyal medya manipülasyonlarıyla İlahi ölçüyü unutabiliyor ve yanlış tercihlerle kendilerini, milletimizi ve ülkemizi yönetecekler konusunda hataya düşebiliyorlar.

Pazardan aldığı soğan ve domatesi seçerken gösterdikleri hassasiyeti, devleti yönetecekleri seçme konusunda maalesef gösteremeyenler dahi olabiliyor. Çünkü bazı toplum katmanlarının siyasetle ilgilenmemeleri için bir takım mahfiller ellerinden geleni yapıyorlar. Özellikle gençleri apolitik olma noktasında etki altında bırakarak memleket ve dünya meselelerine karşı vurdumduymaz ve ilgisiz bir noktaya özellikle getiriyorlar. Bir kısım kardeşlerimiz ise ehliyeti, liyakati ve sadakati tercih edeceklerine ırkçılığı, mezhepçiliği ve particiliği tercih ediyorlar! Hem kendilerinin, hem çocuklarının ve hem de toplumun geleceğini bir gaflet haliyle mahvedebiliyorlar.

Kişi; kendi arabasını, hatta bisikletini bile ehliyetsiz, liyakatsiz sarhoş kimselere teslim etmezken koskoca devlet arabasını ehliyetsiz, liyakatsiz ve vurdumduymaz kişilere nasıl teslim edebilir? Müslümanlar olarak yiyecek, giyecek seçerken nasıl helal ve harama dikkat ediyorsak yönetici seçiminde de İslami İlkelere mutlaka uymaya mecburuz!

“Allah size, emanetleri, kamu görevlerini, devlet işlerini, sorumluluk gerektiren meseleleri mutlaka ehline, kabiliyetli, liyakatli, bilgili, dürüst ve güvenilir kimselere vermenizi emrediyor…’’ (Ennisa S.58) İlahi Mesajındaki Allah’ımızın mutlak olan emrine uymaya, bu ilkeler doğrultusunda yöneticilerimizi Ehliyet, Emanet, Liyakat ve Allah’ımıza ve Halkımıza Sadakat İlkelerine uyacak ve uygulayacak olan kişilerden seçmeye mecburuz!
Bu imanımızın ve Müslümanlığımızın gereğidir!
Aksi halde; “Ey iman nimetine kavuşan Mü’minler! Allah'ın ilâhî hükümlerini icraya, ülkeyi imara, dünya düzenini kurmaya, sağlamaya memur tek yetkili Resulünün size tevdî ettiği emanetlere, görevlere, sorumluluklara, Kur'ân'a ve sünnete hainlik etmek suretiyle Allah ve Resulüne hainlik etmeyin! Aksi hâlde, dininiz, canınız, malınız, aileniz, sağlığınız, insânî değerleriniz, doğal güzellikleriniz gibi, korumanız için size teslim edilmiş olan kendi Emanetlerinize kendi haklarınıza, kendi menfaatlerinize, neslinize ve Ülkenize bile bile ihanet etmiş olursunuz!” (Enfal S.27) İlahi İhtarın acı neticelerini her sahada tatmaya devam ederiz!

Bırakın bir köyü, ilçeyi, şehri bir kümesi bile teslim etmeyeceğimiz ehliyetsiz ve sadakatsiz, müfteri ve yalancı kişilere vatan ve ülke gemisini nasıl teslim edebiliriz nasıl!?
Devlet evinin anahtarını oylarımızla bu tür kifayetsizlere ve ehliyetsizlere nasıl teslim ederiz? Nasıl?
Ahiret yurdunda birlikte olmayı asla kabul etmeyeceklerimizle dünya’da nasıl beraber oluruz nasıl?
Sevgili Peygamberimizin asırlar önce haber verdiği; “görev ve vazifelerin ehliyetsiz, (kişiliksiz seviyesiz) kişilere verildiği zaman Kıyameti ( kargaşa, fitne terör, açlık ve sefalet vs.) bekleyiniz” Hadis-i Şeriflerinde buyrulan bela, musibet ve fitne kıyametlerini asırlardır yaşamıyor muyuz?

Can Kardeşlerim!
Seçimlerin en zoru ve mesuliyetlisi idareci ve yönetici seçimidir!
Çünkü nefislerimizin, nesillerimizin, namuslarımızın, beldelerimizin ve ülkemizin geleceği seçtiklerimize teslim edilecektir! Allah’ımızın bu kutsal emanetleri; Din, Devlet, Vatan Can ve Namus düşmanlarına ve hainlerine asla teslim edilemez!
Atalarımızın silahlarıyla ve canlarıyla koruduğu bu kutsal emanetleri Sandıklarda Oylarımızla korumak İmanımızın ve Müslümanlığımızın gereğidir! Vatandaşlığımızın gereğidir!
Torunlarımızın bu vatanda kıyamete kadar hür ve özgürlük içinde Müslümanca yaşayabilmelerinin gereğidir!
Oyumuzu kullanırken atalarımızın tecrübeyle söylediği; “Bir mıh bir nalı, bir nal bir tırnağı, bir tırnak bir ayağı, bir ayak bir atı, bir at bir komutanı, bir komutan bir orduyu, bir ordu (yenilirse) bir milleti tarihten siler” gerçeğini asla unutmayalım.

Can kardeşlerim!
Bir mıh (çivi), bir milleti ve bir devleti koruyor veya yokluğunda yıkıyorsa; bizim 14 Mayıs günü vereceğimiz oylar, atın ayağı altındaki nala çakılan çivi kadarda mı değersiz ve önemsizdir?
İmani ve İslami İlkelere göre tercihimizi dikkatle yapalım!
Zerrenin bile hesabının verileceği ve hiçbir kimseye torpilin yapılmayacağı büyük buluşma ve duruşma gününde hesabını veremeyeceğimiz yanlış tercihler yapmayalım!
Ey Allah’ım! Ramazan-ı Şerif ayında bize emanet ettiğin Kur’an-ı Kerim ve İsmi Azam hürmetine Müslümanlara; Ensar-Muhacir gibi Hak, adalet ehliyet, emanet, merhamet, meşveret ve uhuvvet etrafında tüm seçimlerinde feraset lütfeyle, Hak’ta buluştur, yalnışa düşmekten koru, birleşmelerini lutfeyle! Bizleri; parti, purtu, mezheb ve ırk kardeşi değil sadece İman ve İslam kardeşi eyle! Ümmeti Muhammed’i Bölmek ve yutmak isteyenlere fırsat verme!
Müslümanları Müslümanlara musallat eyleme ve Müslümanları Müslümanlarla imtihan eyleme!
Amiin!
Allahım! 14 Mayıs akşamını tüm mazlumlara bayram, tüm zalimlere matem eyle!
Amiin!

Nefsimizde, ailemizde ve ülkemizde “İslam Sözleşmesi ”nin uygulanması, Mescid-i Aksa'mızın, Osmanlıcamızın özgürlüğü, tatil olması dileğiyle Cuma Bayramımız mübarek olsun.
Selam, sevgi ve duayla...

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.